19/07/1995 - Goncagül"
15 Aralık 2021 Çarşamba
Bir Ayrılık Öyküsü
11 Kasım 2021 Perşembe
Kulakları Buz Kesmişti
Bugün bir ulusal medyanın web baskısında lanet bir haber okudum. Samuray kılıçlı cinayet! Bir başka haber de yine bir cinayet haberiydi: Akılalmaz vahşet! Son zamanlarda gerçekten "bunlar bu canilerin nasıl akıllarına geliyor ya da nasıl bu kadar kötüleşebiliyorlar" diye düşünme sayımı artıran, beynimi yakan haberlere denk geliyorum.
Yazılı-basılı-görsel-işitsel medyanın %80 oranında, sosyal medyanın da %99 oranında yalan
olduğunu düşündüğüm halde bu haberler beni çok çok rahatsız ediyor.
Ama bir gerçek var ki bazı haberlerden çıkardığım, bu
cinayetlerin bazıları önlenebilir. Kılıçlı cinayet işleyen şahıs deliler gibi
bağırıyormuş sabahlara kadar. Çocuklara kılıç gösteriyormuş. Site görevlisi
evinde çok sayıda kılıç olduğunu biliyormuş. Hatta bir komşusu çok gürültü
yapıyor diye polis çağırmış.
Daha önceki bir kadın cinayeti haberinde de benzer bir durum
yaşanmıştı. Komşusu polisi arıyor “yandaki kadını dövüyorlar, çok sesler
geliyor, bir kontrol eder misiniz” diyor. Polis geliyor, kapıyı dinliyor ama
ses gelmiyor ve gidiyor. Sonra o bağırış-çağırış seslerinin cinayet sırasında
çıkartıldığı anlaşılıyor. Kişi dokunulmazlığı ve mahremiyeti evet ama nereye kadar!
Bu yazının başlığı yukarıda anlatılanları karşılamadı değil
mi?
Bugün eşimi akşamüzeri bir komşu arıyor. “Site yaya giriş
kapısının hemen yanında, araç yolunun kenarında bir kedi yatıyor. Sanırım araç
çarpmış, sizin kedimi, bir bakın” diyor. Hemen gidip baktık ve yazık ki kedi
ölmüştü.
Hayvan popülasyonu arttı biliyorsunuz. Biz de site içindeki
kedilere mama, su bırakıyoruz. Bulduğumuz, başkalarının bulduğu yavru ve
engelli bazı hayvanlarla bir süre ilgileniyoruz. Sağ olsun bir veteriner hekim
arkadaşım var, o da tedavi süreçlerinde yardımcı oluyor, az para alıyor.
Sitede çocuklar hasta bir kedi, sahipsiz bir yavru, bir yere sıkışan bir hayvan
gördüklerin de bize haber verirler. Kediler halkın malı oysa.
Sosyal medyada sık sık paylaşılır: kaza geçirmiş bir hayvan gördüğünüzde
en yakın veterinere götürün, ücretsiz bakılıyor diye. Bazı kazalarda masrafları
trafik
sigortası karşılıyormuş. Ya da barınak varsa barınağa bırakılırsa
tedavileri yapılıp, tekrar sokağa bırakılıyor. Yani komşum bizi aramak yerine
kaza geçiren hayvanı 1 km uzaklıktaki veteriner hekime götürse belki
yaşayacaktı. Hatta, araba ile geçerken görmüşler! Yani araç ile 2 dakika.
Komşumun haber verdiği çarpılmış kediye “acaba hangi kedimiz!”
diye bakmaya gittiğimizde vücudu soğumak üzereydi. Yanında bir kardeşi vardı
(evet bizim sitede ve bizim mamalardan yiyen kedilerin kardeşiydi). Ben hazırlıklı
gidip elime bir poşet almıştım. Nabzı yoktu. Poşete koydum ve çöp konteynırının
içine bırakıverdim. Kulakları buz kesmişti hayvanın...
26 Ağustos 2021 Perşembe
Reşitlik
Hukuk yasalarında reşit olmak için 18 yaşına gelmeniz gerekir. Ama hayat kanunlarında 18 yaş reşit olmak için yetmiyor.
2 Mayıs 2021 Pazar
Oscar
Sanırım bütün insanların ömrü "senaryolar" yazmakla geçiyor. Ancak ne yazık ki en iyi senaryo ödülü yılda sadece bir kişiye veriliyor.
Baş Rol
Hepimiz izlediğimiz filmdeki, okuduğumuz romandaki yakışıklı, güçlü, varlıklı, akıllı kişilerden olmak isteriz. Ama yaşamda ne yazık ki güzel olmayanlar, güçsüzler, fakirler ve aklı kıt olanlarda var.
16 Mart 2021 Salı
Nasıl mı olmalıyım?
Bana sorarsan:
Çalışkan olursan işi sana yıkarlar,
Mütevazı olursan tepene çıkarlar,
Nazik olursan korkak sanırlar,
Cömert olursan sömürürler,
Affedici olursan aptal bellerler,
Tavizkar olursan acı çektirirler,
Güçlü ol, güçlü görün, huzurlu olursun.
15 Mart 2021 Pazartesi
Ömür Dediğin
Önce ayaktakiler gidecek,
Sıra çökenlere gelecek.
Belki sıra beklemeden çökenler eksilecek.
Sonra fotoğrafta olmayanlara gelecek sıra.
Dünya dönmeye, güneş doğmaya devam edecek.
Yine yağmurlar yağacak,
Birileri ağlayacak, gülecek birileri.
Şekli değişse de paylaşım hep olacak.
21 Ocak 2021 Perşembe
YOKTUN YANIMDA
Dün aynı durakta bekledim seni,
Tam çeyrek asır sonra.
Sensizdi bütün otobüsler.
O yolu yürüdüm yine
Sıklıkla beraber yürüdüğümüz.
Bazı öğrencilerin elinde T cetveli vardı
Bazılarında Grammer In Use.
Uzun, kumral, kıvırcık saçları vardı bazı erkek öğrencilerin
Benim saçlarım gibi.
Senin eteğin gibi
Uzun eteği yoktu hiçbir öğrencinin.
Birisi sevgilisini öpüyordu
Benim seni öpemediğim gibi.
Ve tıpkı bizim gibi kahkahalarla gülüyorlardı hepsi.
Ama sen yoktun yanımda.
“Sen şimdi kırlaşan ve seyrekleşen kısa saçlarımın akındasın” *
Ve
“Kim bilir hangi gönül oldu durağın”. **
* https://www.siir.gen.tr/siir/n/nazim_hikmet/yine_memleketim_ustune_soylenmistir.htm
Ağız Tadıyla
Bir kuru yaprak yeter mutlu olmaya Bir bayrak dalgalansa yeter Varsın dallar çıplak olsun Yeşil çimenler sarsın dört bir yanı Beyazları bol...
-
Bir pdf dosyasının bir bölümünü, başka bir pdf dosyası içine almak ve yeni bir dosya yaratmak isteyebiliriz. Bunun için yapmamız gereken pd...
-
UMUDUMUZ HALEN GENÇLİKTEDİR Mustafa Kemal Atatürk üstün zek â ve öngörüsüyle Türkiye Cumhuriyeti ve Cumhuriyet devrimlerinin teminatı olar...
-
Her gece uyumadan önce, "Yarın güzel bir şey olacak" derim. Sabah: uyanırım...